
Kahramanmaraş’ta son bir haftadır su üzerinden kopan fırtına öyle böyle değil. Termometreler 46 dereceyi gösterirken bir damla suya hasret kalan vatandaşın isyanı adeta sokaklara taşmış durumda.
Elbette haklı bir öfke var ortada.
Su, en temel ihtiyaç. Hele ki bu coğrafyanın kavurucu yazında, susuzluk demek işkence demek.
Vatandaşın tepkisi doğal.
Ancak günah keçisi arayışı başladığında topun ağzına ilk giren isim, görevinin henüz 15. ayını tamamlamış olan Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel oldu.
Sosyal medyada, sokakta, sohbetlerde hedef tahtasına konulan Fırat Başkan’a yöneltilen eleştiriler ne kadar adil?
Cevap net: Hayır, adil değil.
Bu Krizin Kökü Dünden de Önceye, Tam 70 Yıl Öncesine Gidiyor
Bugün Maraşlıların yaşadığı su çilesi, bir günde ya da bir yılda oluşmuş bir kriz değil. Bu, şehrin altyapı dosyasının 70 yıldır raflarda bekletilmesinin ve sürekli ötelenmesinin acı bir sonucudur.
Bugün toprak, şebekeye verilen suyu içiyorsa; kayıp-kaçak oranları yüzde 80’i aşıyorsa; musluklardan su değil, çamur akıyorsa, bunun adı “biriken ihmaller zinciridir”.
Peki kimler geldi geçti bu şehrin yönetiminden?
Ali Sezal (1994-1999),
Veysi Kaynak,
Hanefi Mahçiçek,
Mustafa Poyraz,
Fatih Mehmet Erkoç,
Hayrettin Güngör…
20 yıl boyunca şebekeye bir çivi dahi çakılmamış. Ne bir yenileme, ne bir dönüşüm…
Depremi yaşadık, evet, şehir darbe aldı ama altyapı zaten yıkılmıştı. Sadece üzerindeki perdeyi deprem kaldırdı, gerçek yüzü şimdi görünüyor.
Fırat Görgel Gerçeklerle Yüzleşti ve Zor Olanı Seçti
Başkan Fırat Görgel göreve gelir gelmez gözünü kararttı, halının altına süpürmek yerine meseleyi masaya yatırdı.
Ve o zor kararı verdi: Altyapı tamamen yenilenecek.
Evet, bu sancılı bir süreç. 20 gün boyunca su kesintileri olacak, evet. Vatandaş zorluk çekecek, doğru. Ama bu süreç sonunda 70 yıllık bir ayıptan kurtulacağız.
Kaldı ki bu, geçici bir sabır dönemidir. Kalıcı bir çözüm uğruna verilen mücadeledir.
Maraşlı hemşehrilerimizden tek beklenti biraz sabır.
Helete’nin Suyu Antep’e Nasıl Gitti?
Gelelim dananın kuyruğunun koptuğu meseleye:
Çağlayancerit ilçemize bağlı Helete (Düzbağ) Mahallesi’nden doğan Göksu Çayı’nın suyu, Ağustos 2019’dan beri Gaziantep’e akıyor. Proje 7 Şubat 2017’de DSİ tarafından başlatıldı, 2 yılda tamamlandı ve Gaziantep’e içme suyu ulaştırıldı.
Gaziantep istemesini bildi. Aldı.
Peki biz ne yaptık?
Hiçbir şey. Dönemin yerel ve merkezi yöneticileri – ki içlerinde bakanlık yapmış isimler var – bu konuda sessiz kaldı.
O dönemde kimler mi vardı?
Mahir Ünallar, Veysi Kaynak’lar gibi ağır toplar görevdeydi.
Ancak hiçbir adım atılmadı. “Bu su bizim geleceğimiz” denmedi.
Göz göre göre Helete’nin suyu Gaziantep’e aktı.
Bugün bazı çevreler Fırat Görgel’i de bu projeyle ilişkilendirmeye çalışıyor.
Ama bir gerçek var: Fırat Görgel, o dönemde AK Parti İl Başkanı bile değildi. O göreve 7 Kasım 2020 tarihinde geldi. Kaldı ki il başkanlığı, her şeye muktedir olmak anlamına gelmez.
Kayıp Suyun Telafisi Pazarcık olacak
Bugün itibarıyla Gaziantep Helete’nin suyunu kullanıyor olabilir. Ancak 7 Ağustos 2022 tarihinde Kahramanmaraş ve Gaziantep büyükşehir belediyeleri arasında imzalanan bir protokol, Helete’nin suyunu Maraş’a yeniden kazandırıyor.
O protokole göre Gaziantep, baraj ya da isale hattı gibi altyapılar için herhangi bir bedel talep etmeksizin ve süre sınırlaması olmaksızın Kahramanmaraş’a içme suyu temin etmeyi taahhüt etti.
Sonuç?
Pazarcık ilçemiz Helete’nin suyuna kavuşuyor.
70 kilometrelik içme suyu hattı büyük oranda tamamlandı. Projenin yüzde 90’ı bitti. İlçeye saniyede 200 litre su temin edecek dev proje, kısa sürede faaliyete geçecek.
Bu da demek oluyor ki; Helete sadece Antep’i değil, Maraş’ın da susuz topraklarını sulayacak. Gecikmiş ama doğru bir adım.
Eleştiri Olmalı Ama Adil Olmalı
Elbette vatandaş tepkisini dile getirmeli. Bu bir demokrasi göstergesidir. Ancak eleştirinin adil, hedefin ise doğru olması gerekir.
Bugün Maraş susuzsa bu Fırat Görgel’in değil, ondan önceki dönemlerde görmezden gelinen 70 yıllık ihmallerin sonucudur.
Ve şimdi karşımızda sorunları örtmek yerine onlarla yüzleşen, cesaretle üzerine giden bir belediye başkanı var. Evet süreç zor. Ama sonu temiz, sağlıklı ve sürdürülebilir bir şehir olacak.
Vatandaşın tek yapması gereken şey: Biraz daha sabır.
Unutmayalım:
Bugünün sancısı, yarının konforudur.
70 yıllık enkazı sırtlanan birini 15 ayda harcamayalım.
Serkan Ercüment Kuzu